Biçimci Soyut Kuram Nedir ?

Bilgi

New member
Biçimci Soyut Kuram Nedir?

Biçimci soyut kuram, sanat ve edebiyat eleştirisinde kullanılan önemli bir teorik yaklaşımdır. Özellikle 20. yüzyılın başlarında edebiyat ve sanat alanlarında etkili olmaya başlamış olan bu kuram, eserin biçimi ve yapısını ön plana çıkararak, anlamın veya içeriğin değil, biçimin kendisinin sanatın değerini belirleyen unsur olduğunu savunur. Bu yaklaşım, hem edebiyat hem de görsel sanatlarda yoğun olarak tartışılan ve üzerinde birçok farklı yorum yapılan bir anlayıştır.

Biçimci Soyut Kuramın Temel İlkeleri

Biçimci soyut kuram, sanat eserinin anlamını ya da toplumsal mesajını ön plana çıkarmaktan çok, biçimsel özelliklerini ve yapılarını vurgular. Burada biçim, bir eserin dili, teknik özellikleri, yapısal düzenlemeleri gibi unsurları kapsar. Bu kurama göre, bir sanat eserinin değerini belirleyen şey onun içeriği ya da toplumsal mesajı değil, biçimsel özellikleridir.

Bir başka deyişle, biçimci soyut kuram sanatın evrensel dilinin biçimsel yapı olduğuna inanır. Anlamın ve içeriğin ikinci planda olduğu bu yaklaşıma göre, sanat eserleri, estetik bir deneyim sunmalı ve sadece biçimleriyle dikkat çekmelidir.

Biçimci Soyut Kuram ve Edebiyat

Edebiyat alanında biçimci soyut kuram, özellikle 20. yüzyılın başında Rus edebiyatında önemli bir yer edinmiştir. Bu anlayış, Rus Edebiyatı'nın biçimsel analizi üzerine yoğunlaşmış ve bir eserin anlamının değil, biçiminin bir edebi eseri sanat eseri yapan ana unsur olduğu iddia edilmiştir. Biçimci eleştirmenler, bir metnin yapısal özelliklerini analiz ederken, kelimelerin, cümle yapıların, ritmin ve seslerin eser üzerinde nasıl bir etki yarattığına odaklanmışlardır. İçerik veya yazarın niyetleri, biçimsel analize dahil edilmemiştir.

Özellikle Viktor Şklovsky ve Roman Jakobson gibi Rus biçimci eleştirmenler, dilin ve anlatım biçimlerinin analizine odaklanarak, sanat eserinin içeriğini soyut bir biçimde, yani yalnızca biçimsel unsurlarına dayanarak değerlendirmişlerdir. Şklovsky’nin "yabancılaştırma" (ostranenie) terimi, bu yaklaşımdan türemiş önemli bir kavramdır. Yabancılaştırma, okuyucuyu alışık olduğu anlam biçimlerinden uzaklaştırıp, metni daha "yabancı" bir hale getirerek onun estetik değerini artırmayı amaçlar.

Biçimci Soyut Kuram ve Görsel Sanatlar

Biçimci soyut kuram yalnızca edebiyatla sınırlı kalmamış, görsel sanatlarda da önemli bir etki yaratmıştır. Görsel sanatlarda biçimci soyut kuram, sanat eserinin yalnızca biçimsel özelliklerine, renklerine, çizgilerine, kompozisyonuna ve kullanılan tekniklere odaklanır. İçerik veya toplumsal mesaj, biçimci yaklaşıma göre estetik bir değer taşımadığı için eserde dikkat edilmesi gereken unsurlar yalnızca biçimsel öğelerdir.

Özellikle soyut sanat akımları, biçimci soyut kuramın etkisiyle ortaya çıkmıştır. Soyut sanatın en önemli temsilcilerinden biri olan Wassily Kandinsky, sanat eserinin içeriğinden bağımsız olarak yalnızca biçimsel unsurların sanatsal değer taşıyabileceğini savunmuştur. Bu bağlamda, soyut sanat eserleri, izleyicinin estetik bir deneyim yaşamasını ve biçimsel elemanlarla etkileşime girmesini amaçlar.

Biçimci Soyut Kuramın Eleştirileri

Biçimci soyut kuram, sanatın sadece biçimsel özellikleri üzerinden değerlendirilmesi gerektiğini savunurken, birçok eleştiriye de maruz kalmıştır. Bu eleştiriler genellikle, sanatın toplumsal ve kültürel bağlamını göz ardı etmesiyle ilgilidir. Sanatın anlamını ve toplumsal işlevini reddetmek, sanatın yalnızca estetik bir değer taşıyan soyut bir deneyim olarak görülmesi eleştiriciler tarafından sınırlayıcı bulunmuştur.

Eleştirmenler, biçimci soyut kuramın insan deneyimini tam anlamıyla yansıtmadığını savunurlar. Bir eserin yalnızca biçimsel unsurlarına odaklanmak, onun toplumsal ve kültürel bağlamını, izleyiciye verdiği mesajları göz ardı etmek anlamına gelebilir. Bu nedenle, biçimci yaklaşımlar genellikle tek boyutlu bir sanat anlayışı olarak görülür.

Biçimci Soyut Kuram ve Günümüzdeki Yeri

Biçimci soyut kuram, özellikle 20. yüzyılda büyük bir etki yaratmış olsa da, günümüzde hala sanat ve edebiyat eleştirisi alanında önemli bir yer tutmaktadır. Modern sanatın birçok temsilcisi, biçimsel unsurlara daha fazla odaklanmakta ve sanatın değerini sadece biçimsel elemanlarda aramaktadır. Ancak, günümüz eleştirisinde biçimci soyut kuram daha geniş bir bağlamda değerlendirilmekte ve toplumsal, kültürel ve estetik faktörlerle birleştirilerek sanatın daha çok yönlü bir değerlendirilmesi sağlanmaktadır.

Sonuç olarak, biçimci soyut kuram, sanat eserlerini değerlendirirken biçimsel unsurlara odaklanarak, içeriği ve toplumsal mesajı göz ardı eden bir yaklaşım sunar. Her ne kadar bu yaklaşım eleştirilmiş olsa da, sanatın estetik değerini anlamak ve değerlendirmek açısından önemli bir yer tutmaya devam etmektedir.